“AKP’de kariyerin yolu FETÖ’den geçerdi”

Birgün gazetesi manşetinde, “AKP’de kariyerin yolu FETÖ’den geçerdi” başlıklı habere yer verdi. Haberde, “AKP’nin kurucu isimlerinden ve ilk Dışişleri Bakanı emekli diplomat Yaşar Yakış, dış politikadan iç siyasete, partinin kuruluşundan bugüne kadar bir dizi konuda çarpıcı açıklamalarda bulundu. Partiden ihraç edilmesini ‘Rahatladım, bu şekilde düşünen insanlarla aynı karede görünmek beni rahatsız eder’ sözleriyle yorumlayan Yakış, FETÖ’nün AKP içindeki uzantılarına dokunulmamasını ise şu sözlerle değerlendirdi: ‘Gülen Hareketi’ne yakın olmak, AK Parti’de siyasi kariyer yapmanın en etkili yollarından biriydi. Şu anda partinin üst kademelerinde bulunanların vaktiyle Gülen hakkında nasıl samimi, heyecanlı övgüler yaptıkları biliniyor. Beni Today’s Zaman gazetesinde köşe yazısı yazmaya davet edenler, Cumhurbaşkanımızın yakın çevresindeki arkadaşlarımdı. Bu daveti de Cumhurbaşkanımızın talimatı üzerine yaptıklarını düşünüyordum” ifadeleri yer aldı.   

“Biz yandık, siz yanmayın”

Cumhuriyet gazetesinin manşetinde, “Biz yandık, siz yanmayın” başlıklı haber yer aldı. “Muhalif görüşleri nedeniyle iki yıl cezaevinde tutulan Azeri avukat Aliyev’den Türkiye’ye başkanlık uyarıları” üst başlığıyla verilen haberde, “İntigam Aliyev, Azerbaycan’daki hak ihlalleri nedeniyle AİHM’ye yüzlerce dava açan ve kazanan bir avukat. İnsan hakları mücadelesi nedeniyle iki yıl hapiste tutulan Aliyev, başkanlık sistemiyle yönetilen ülkesinden Türkiye’deki seçmeni uyardı. ‘Biz bunları yaşadık ve bedelini uzun dönemdir ödüyoruz’ diyen Aliyev, ‘Azerbaycan’da cumhurbaşkanının fiili olarak sınırsız yetkisi var, denetim mekanizmaları zayıf. Bugün Türkiye’de yapılan tartışmalar vaktiyle Azerbaycan’da yapılanlara çok benziyor’ ifadelerini kullandı. Aliyev, ‘Türkiye’de seçimler hala yapılabiliyor. Muhalefet zayıf da olsa tamamen ortadan kalkmadı. Ama oylamadan evet çıkarsa bunlar kalmayabilir. Bu kadarını yapamazlar demeyin, yaparlar. Başkanlığı kendi arşınınızla ölçmeyin’ dedi” ifadelerine yer verildi.

“Krizi onlar çıkarıyor, faturayı halk ödüyor”

Evrensel gazetesi manşetinde, “Krizi onlar çıkarıyor, faturayı halk ödüyor” başlıklı habere yer verdi: “Hükümet her gerilimi ‘İnsanlık adına, ulusal gurur adına, eziklikten kurtulmak adına hep birlikte dik duracağız’ diye açıklasa da her gerilimin faturası emekçi halka çıkıyor. Rusya’nın uçağını düşürdük. Lider dikle16ndikçe gaza gelerek posta koyduk: ‘Tezek yakarız, Rusya’dan gaz almayız ama Rusya’ya boyun eğmeyiz.’ Turizm 7 milyar dolar zarar yazınca, on binlerce turizm çalışanı işsiz kalınca, tarım ve ticaret ağır darbe alınca, gaza gelmeyi bıraktık. Ne de olsa tepedekilerin yarattığı gerilimi bu kesimler ödüyordu. AB ülkeleriyle yaşanan her gerilim en basitinden döviz kurlarını etkiliyor. Yüksek kurun bedelini borçlu şirketlerde, işten atılma ya da ucuz işçilik olarak ödeyenler çok açık ki işçiler oluyor. Yüksek kur enflasyonu artırıyor. İşsizliğin ve yoksulluğun pençesindekilerin yüküne bir de hayat pahalılığını bindiriyor.”  

“Parayı millet ödüyor, sefayı iktidar sürüyor”

Sözcü gazetesinin manşetinde, “Parayı millet ödüyor, sefayı iktidar sürüyor” başlıklı haber yer aldı. “Referandum meydanlarına oluk oluk para akıyor” üst başlığıyla verilen haberde, “MHP destekli anayasa değişiklik paketiyle, Türkiye’ye ‘Tek adam rejimi’ni getirmeyi planlayan AKP’nin, ‘Dev referandum filosu’ işbaşında. Cumhurbaşkanından bakanlara, komisyon başkanlarından AKP’li belediye başkanlarına kadar hepsinin makam araçları ‘Evet’ için yollarda. Ayrıca devletin 12 uçağı, 3 helikopteri ile askeri helikopterler de iktidarın ‘Evet’ propagandasına çalışıyor. Seçime bir hafta kala yasak gelecek. Ancak bu yasak Erdoğan ile 800 AKP’li belediye başkanını kapsamayacak. Muhalefet ise kısıtlı imkanlarla kampanya yürütüyor” ifadeleri kullanıldı.