“Nihayet özgürlük kararı”
Eski Cumhuriyet yazarları sonunda özgür.
13.09.2019
Yargıtay 16. Ceza Dairesi, 7 eski Cumhuriyet gazetesi yazarının cezalarının infazının durdurulmasına ve salıverilmelerinin istenmesine karar verdi. Haber Cumhuriyet, Evrensel, Birgün, Sözcü ve Karar gazetelerinde yer aldı.
Cumhuriyet manşetin üstündeki habere, “Nihayet özgürlük kararı” başlığını attı ve şöyle dedi:
“Cumhuriyet davasının temyiz incelemesini yapan Yargıtay 16. Ceza Dairesi, terör örgütüne yardım suçundan verilen mahkumiyet kararlarının bozulmasına karar verdi. Daire, sanıkların beraat etmeleri gerektiğine hükmetti. Kararda, halen cezaevinde olan 5 eski Cumhuriyet çalışanının cezalarının infazının durdurulması ve salıverilmeleri istendi. Çalışanımız Emre İper’in cezası onanırken, Ahmet Şık’ın propaganda suçundan cezalandırılması istendi.”
Evrensel gazetesi manşetin yanında, “Yargıtay: Cumhuriyet çalışanları salıverilsin” başlığıyla verdiği haberde, “Yargıtay 16. Ceza Dairesi, 7 eski Cumhuriyet çalışanının cezalarının infazının durdurulmasına ve salıverilmelerinin istenmesine karar verdi. Avukat Abbas Yalçın, ‘Karar bağlayıcı, gazetecilerin bırakılması gerekir’ dedi” ifadelerini kullandı.
Birgün gazetesi habere ön sayfasının altında, “Hapisteki 5 gazeteci özgürlüğüne kavuştu” başlığıyla yer verdi:
“Cumhuriyet davası kapsamında cezaevinde bulunan gazetecilerden gazetemiz Birgün yazarı Güray Öz ile birlikte Önder Çelik, Musa Kart, Hakan Kara ve Mustafa Kemal Güngör, Yargıtay’ın ‘İnfazlar durdurulsun’ kararının hemen ardından serbest bırakıldı. Emre İper’in cezası ise onandı. İper, 7 ay 14 gün hapis cezası almıştı. Ahmet Şık’ın da örgüte yardımdan değil, propaganda suçundan cezalandırılması istendi.”
Sözcü gazetesi sürmanşetinde, “Yatan yattığıyla kaldı, hesabını kim verecek!” başlığıyla verdiği haberde, “16. Ceza Dairesi, Cumhuriyet Davası’nın temyiz incelemesini dün yaptı. Yargıtay Başsavcılığı’nın beraat istediği tebliğnameye uyan Daire, ‘terör örgütüne yardım suçundan’ verilen mahkumiyet kararının bozulmasına hükmetti. Daire, 5 yıl altında ceza aldıkları için temyiz yolu kapalı olduğundan Kandıra’da hapis yatan eski Cumhuriyet çalışanlarının da bırakılmasını istedi. Şimdi herkes, ‘Boşu boşuna hapis yatanların hesabını kim verecek’ diyor” ifadelerini kullandı.
Karar gazetesi habere, “Cumhuriyet davasında 5 tahliye” başlığını attı:
“Yargıtay 16. Ceza Dairesi, Cumhuriyet gazetesi yazar ve yöneticilerine ‘FETÖ’ye yardımdan’ hapis cezası veren yerel mahkeme kararının temyiz incelemesini tamamladı. Daire, temyiz isteminde bulunanların salıverilmelerinin istenmesine hükmetti. Kararın ardından cezaevindeki 5 eski Cumhuriyet çalışanı tahliye edildi.”
Aydın Engin konuyla ilgili T24’te, “Sevincimizin gölgesi: Emre İper” başlıklı bir yazı yazdı. Engin’in yazısının bir bölümü şöyle:
“Aynı dosyadan yargılandığımız altı arkadaşımızı saçma ötesi bir hukuk ayıbı ile nisan ayında Kandıra mahpushanesine uğurlamıştık. Bugün beşini geri aldık. Emre İper kardeşim hariç. Hiçbirimiz şu berbat ve ilkel ceza yasasına göre bile cezayı gerektiren hiçbir suç işlememiş, bir eylem yürütmemiştik. Ama Emre İper hiç mi hiç. Dün geceden bu yana Cumhuriyet davasının tüm sanıkları serbest. Eğer 27. Ağır Ceza Mahkemesi hukuk dışı bir inatla kararında ısrar etmezse o utanç verici iddianameden dolayı yediğimiz cezalar da silinecek ve hepimiz beraat edeceğiz. Emre İper hariç. Onu tanımazsınız. Cumhuriyet'in muhasebe bölümünde çalışıyordu ve mali sorunlardan sorumluydu. Çok sorumluydu. Yönetim sorumluluğu üstlenmiş arkadaşlarımız Silivri'de volta atarken o sessiz sedasız Cumhuriyet'in mali sorunlarıyla boğuştu ve bir gün bile benden o rahatlatıcı, güven veren gülücüğünü esirgemedi. Yargıtay, Anayasa Mahkemesi, Adalet Bakanlığı bir adım atmazsa aralık ayına kadar da içeride kalacak. Suçlayacak hiçbir şey bulamadılar ve bir zamanlar attığı tweetler yüzünden ondan beraat kararı esirgendi. O tweetlerin daniskasını atanlar ise ellerini kollarını sallayarak hayta gezmekteler.”
“Kayyum kıyımı”
Evrensel gazetesinin manşetinde, “Kayyum kıyımı” başlıklı haber yer aldı. Haberde şu ifadeler kullanıldı:
“Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘Kapının önüne konan insanların ahı üzerinden ne siyaset, ne hizmet bina edilebilir’ dediği toplantıya katılan kayyum belediye başkanları işçi kıyımına hız verdi. Hükümetin kayyum atadığı Mardin ve Diyarbakır belediyelerinden işçi kıyımı haberleri eksik olmuyor. Genel-İş Merkez Yöneticisi Mehmet Salih Doğrul, Mardin’den 187 işçinin işten atıldığını, Diyarbakır’da ise 29’u kamu emekçisi 8’i işçi, toplam 37 kişinin iş akdinin askıya alındığını söyledi. Doğrul, KHK’lerle on binlerce kişinin işinden olduğunu hatırlattı. Erdoğan’a bir tepki de 2004-2014 arası AKP’den Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen Asım Güzelbey’den geldi. Twitter hesabından açıklama yapan Güzelbey, 2014’te belediyede emsali görülmemiş bir kıyım yaşandığını söyleyerek, ‘Yılların mühendisleri, daire başkanları vs. Keşke, bugünkü hassasiyetinizi o gün de gösterseydiniz’ dedi.”
Yeni Yaşam gazetesi ise manşetindeki, “Ekmekle oynamak bir AKP geleneği” başlıklı haberinde, “Cumhurbaşkanı Erdoğan, 26 büyükşehir belediye başkanı ve 3 kayyumla yaptığı toplantıda ‘Kimsenin ekmeği ile oynamadık’ dedi. Ancak rakamlar tersini söylüyor. Erdoğan’ın 1994’te belediye başkanı iken belediyede çok sayıda işçiyi attığı ortaya çıkarken, 15 Temmuz’u bahane ederek yayınladığı KHK’lerle 150 bin kamu çalışanının işine son vermesinin üzerinden ise henüz 2 yıl geçti. Erdoğan ayrıca toplantıda belediye başkanlarına ‘ah almayın’ diye uyarı yaparken, daha üç hafta önce Mardin Büyükşehir Belediyesi’ne kayyum olarak atanan Vali Mustafa Yaman’ın işten çıkardığı kişi sayısı 200’e yaklaştı. Ayrıca kayyumun işçilere Genel İş Sendikası’na üye olmamaları yönünde baskı yaptığı belirtildi. ‘Yandaş sendikalara’ geçmeyenlerin de sürgünle tehdit edildiği belirtiliyor” ifadelerine yer verdi.
“Borçlanma ekibi!”
Cumhuriyet gazetesi ön sayfasının altındaki, “Borçlanma ekibi!” başlıklı haberinde, “Hükümet, krizdeki ekonominin kaynak sıkıntısını aşabilmek için Borçlanma Genel Müdürlüğü kurdu. Müdürlük, borçlanma senetleri çıkarma, uluslararası piyasalardan borç alma gibi işlemleri yürütecek. Bakan Berat Albayrak’a, illerde temsilcilik, şube veya ofis kurma yetkisi verildi” ifadelerini kullandı.
“Tarihin akışını değiştirdiler”
Birgün gazetesi sürmanşetinde, “Tarihin akışını değiştirdiler” başlıklı habere yer verdi. Haberde şu ifadeler yer aldı:
“11. sınıflara verilen Türk Dili ve Edebiyatı kitabında tarihi bir yanlış yapıldı. Kitapta Victor Hugo’nun romantizmin kurucusu olduğundan bahsedilirken onun doğumundan yaklaşık 150 yıl önce ölen William Shakespeare’in ise bu akımı geliştirdiği aktarıldı. Kitapta ayrıca Fransız İhtilali’nden önce ölen Shakespeare’in bu olayın etkisiyle romantizme yöneldiği ifade edildi. Kitapta şunlar dendi: ‘Toplumsal gelişmeler, bilimsel yenilikler, bireysel farklılıklar edebi akımların oluşumunda etkili olur. Fransız İhtilali’nin etkisi Batı’da romantizm akımının oluşumuna zemin hazırlamış, Shakespeare, Goethe, Schiller, Victor Hugo gibi sanatçıların eserlerinde ortak bir yönelim ve anlayış belirginleşmiştir.’”