Davutoğlu itiraf, ‘Akil’ler talep etti

Gazetelerin gündeminde Davutoğlu ve “akil”lerin toplantısı vardı.

20.10.2014

Davutoğlu, dün Akil İnsanlar Heyeti’yle buluştu.

Taraf manşetin altında yer verdiği habere, “Davutoğlu’ndan çekilme itirafı” başlığını attı: “Akil İnsanlar Heyeti’yle Dolmabahçe’de buluşan Davutoğlu, çözüm sürecinin başında PKK’nın silahlı güçlerinin sınır dışına çekilmesiyle ilgili, ‘Haziran raporunu sunduğunuzda bile, çok az unsurun sembolik olarak çekildiğini biz biliyorduk ama hiçbir zaman topluma deklare etmedik ki çözüm süreci zaafa uğramasın’ dedi.”

Zaman manşetin altında yer ayırdığı haber için, “Silahlı unsurların çekilmediğini biliyorduk ama deklare etmedik” başlığını kullandı: “Dolmabahçe’de Akil İnsanlar Heyeti üyeleriyle bir araya gelen Başbakan Ahmet Davutoğlu, iktidarın Kobani’ye yönelik tavrının sebebini ‘çözüm süreci’ne bağladı. ‘Çok az silahlı unsurun çekildiğini biliyorduk ama çözüm süreci zarar görmesin diye deklare etmedik. Sonra açıkladık. Bu süreç tamamlansaydı bizim de Kobani’ye, PYD’ye bakışımız farklı olurdu’ dedi.”  

Bugün gazetesi haberi manşetten, “Akiller: Çözüm Süreci detayları açıklansın” başlığıyla verdi ve “Başbakan Davutoğlu ve bakanlar Akil İnsanlar Heyeti’yle bir araya geldi. Toplantıya katılan yazarımız Doğu Ergil, 8 saatten fazla süren toplantıyı değerlendirdi…” dedi.
Hürriyet ön sayfasının altından verdiği habere, “O geceki tweet’leri biliyoruz” başlığını attı ve “Akil insanlar heyetiyle buluşan Başbakan Davutoğlu, Kobani eylemleri sırasında atılan tweet’lere dikkat çekti” dedi.

Sabah haberi, “Bu coğrafyanın en önemli projesi” başlığıyla birinci sayfasının altında gördü: “Akil İnsanlar Heyeti’yle buluşan Başbakan Davutoğlu: Çözüm süreci yerli ve özgün.”

Milliyet manşetten verdiği haber için, “Önce kamu düzeni” başlığını kullandı: “Akiller, Öcalan’la görüşmenin de içinde olduğu 10 istek iletti. Başbakan, ‘Önce kamu düzeni sonra barış görüşmesi’ dedi.”

Yeni Şafak habere sürmanşetinde, “PKK çekilse böyle olmazdı” başlığıyla yer verdi: “PKK’nın Mayıs 2013’te çekilme sözünü yerine getirmediğine dikkat çeken Başbakan Davutoğlu, ‘PKK silahlı unsurlarını ülke dışına çıkarsaydı, bizim Kobani’ye, PYD’ye tutumumuz farklı olurdu’ dedi.”  

Star, “Bu prangayı çözeceğiz” manşetiyle çıktı: “Dolmabahçe’de ‘Akil İnsanlar Heyeti’ ile buluşan Başbakan Davutoğlu, ‘Çözüm süreci tarihi ve stratejik bir projedir. Herkese düşen puslu havayı dağıtmak. Bu konuda Akil İnsanlar Heyeti’nin desteğine ihtiyacımız var’ dedi.” 
Akşam manşetten verdiği habere, “Çözüm süreci millidir” başlığını attı: “Dolmabahçe’de Akil İnsanlar Heyeti’yle buluşan Başbakan Davutoğlu, ‘milli, yerli ve özgün’ diye tarif ettiği Çözüm Süreci’nin hedefini açıkladı: Bu, bir tarafı ikna süreci değil. Böyle bir borcumuz da yok. Çabamız milleti ikna etmek.”

“Adını ‘hediye’ koydu”

“17 Aralık yolsuzluk soruşturmasını kapatan savcı Aydıner, ‘rüşvet’e yeni bir tanım getirdi” üst başlığıyla Cumhuriyet gazetesinin manşetinde yer alan, “Adını ‘hediye’ koydu” başlıklı haberde, “Şüphelileri arasında eski bakanların oğulları ile Rıza Sarraf’ın da bulunduğu dosyada takipsizlik kararı alan Aydıner, rüşvetin sadece menfaat temin edilmesinden ibaret olmadığını belirtti. Aydıner, ‘Menfaat teminini suç olarak düzenleyen rüşvet dışında usulsüz hediye kabulü, irtikap gibi pek çok suç bulunmaktadır’ dedi. Aydıner’in takipsizlik kararında, rüşvet suçunun oluşabilmesi için ‘rüşvet anlaşmasının’ zorunlu olduğu vurgulandı. Kararda, Sarraf ile menfaat temin ettiği iddia edilen kamu görevlileri arasında anlaşma olduğuna dair delil elde edilemediği belirtildi” denildi.

“Urla Villalarına 42 dönüm arka bahçe”

Taraf gazetesinin sürmanşetinde, “Urla Villalarına 42 dönüm arka bahçe” başlıklı haber yer aldı: “Erdoğan’a ait olduğu iddia edilen Urla Villaları’nın yanı başındaki hazineye ait 20 milyon liralık arsa, TÜRGEV’in kardeş kuruluşu Ensar Vakfı’na verildi. İstanbul Başsavcılığı tarafından verilen takipsizlik kararıyla kapatılan 17 ve 25 Aralık dosyalarında yer alan bilgilere göre, Urla’da devlet hazinesine kayıtlı 42 dönüm arsa, ilk olarak DHMİ’ye verildi. Ancak devreye giren Ensar Vakfı, arsanın kendilerine verilmesini talep etti. DHMİ karşı çıkınca, Maliye Bakanlığı araya girdi, arsayı bırakması konusunda ikna etti. DHMİ arsadan vazgeçtiğine ilişkin dilekçe verdiği gün Ensar Vakfı resmen talip oldu. 20 milyon liralık arsa ayda 10 bin liraya kiralandı.”

“Formül yine İmralı”

Hürriyet gazetesinin manşetinde yer alan, “Formül yine İmralı” başlıklı haberde, “İki bakanın ‘Şartları iyileştirilebilir’ açıklamasının ardından, Cumhurbaşkanı Erdoğan, Öcalan için, ‘Özel villa tahsis edilecek hal yok. Şu anda orada 2 odası var, 2 odasının dışında televizyonu’ dedi. Öcalan 2013 Ağustos ayından bu yana bir yatak odası, bir çalışma odası, banyosu ve küçük bir de bahçesi olan alanda tutuluyor. Çözüm sürecinin yol haritasına göre, PKK 2015 Şubat ayına kadar Türkiye sınırlarını tamamen terk ederse Öcalan’ın ada içinde başka bir yere taşınması gündeme gelebilir. Mevcut askeri binalar ve cezaevi dışında tek yerleşim yeri ise İmralı’nın diğer ucunda, 80’li yıllarda yargı mensuplarının kullandığı tatil kampı” denildi.