Almanya’nın da İsrail politikasını, kendisine sürekli “Nazi” yakıştırması yapan bir yönetimi dikkate alarak değiştirmeyeceği ortada…
Kısa vadeli ve kişisel çıkarlar, ikballer odaklı değil; Türkiye’nin yükünü omuzlarınızda hissederek karar vermenin günü, bugün.
Neye üzüleceğimize karar verecek kadar totaliter kafalar... Ben de, kendilerine milletvekilliğinin altın tepside sunulmasına çok öfkeliyim.
ABD’nin istihbarat ve güvenlik kurumlarının “süper vizyonu” ve desteği olmayınca, bölgede “açık” oluşmuş gibi gözüküyor.
Aşırı sağın rotası “kültür savaşları” yürütmek: Kimlikler ve kültürel farklılıklar üzerinden kutuplaşma gündemden düşmeyecek.
Joe Biden yönetiminin, Türkiye’de Mayıs’taki seçimlerde bir iktidar değişikliği yaşanabileceğini pek de ihtimal dahilinde görmediği anlaşılıyor.
Seçmenlerin, Nea Demokratia’ya fatura kesmesi beklenirken oyunu koruması ve asıl fatura kesilenin SYRIZA olması düşündürücü.
Türkiye’nin önündeki sınava bakılınca Yunanistan’ın yolu çok daha dikensiz gözüküyor.
Türkiye’ye gecikmiş bir “her şeye karşı popülist lider” rüzgârı getiriyor; ama bu, şu anki iktidardan başka herkese kaybettirecek bir esinti...
Irkçılık, nefret, ayrımcılık; şakaya gelecek ve geçiştirilecek konular değil. Bedeli ağır oluyor çünkü...
Güncel bilgilerilerden /duyurulardan haberdar olmak için mail listemize kayıt olun.